top of page

 

JOY

 

Filme gitmeden önce filmin konusunu okuduÄŸum zaman aklıma gelen ilk ÅŸey, geçen sene Patricia Arquette'in Oscar Ödül Töreni'nde yaptığı konuÅŸmaydı. DemiÅŸti ki:

 

 ’’ Bu ödül doÄŸum yapan tüm kadınlar için. Bu ülkenin vergisini ödeyen tüm vatandaÅŸları için, herkesin eÅŸit haklara sahip olması için çalıştık. Åžimdi ise maaÅŸ eÅŸitliÄŸi zamanı, Amerika’daki kadınlar için hak eÅŸitliÄŸi zamanı!’’

 

Ve bu konuÅŸmadan anlaşıldığı üzere bu sene olacak adaylıkların içinde kadın-erkek eÅŸitliÄŸiyle ilgili veya kadının dibe vurduktan sonra ayaklarının üzerinde durmasıyla ilgili en az bir film bekleniyordu. Bu da Amerikan sinemasından Joy ile oldu. Åžunu da söylemeden geçemeyeceÄŸim, peki neden Patricia Arquette sadece kadın-erkek eÅŸitliÄŸini  ‘’Amerika’’ ile sınırlı tutmuÅŸ? Gelin görün ki Deniz Gamze Ergüven’in yönettiÄŸi ve bu seneki ‘’Yabancı dilde iyi film’’ kategorisi içindeki ‘’Mustang’’ filminde de beÅŸ kız kardeÅŸin özgürlükleri için verdikleri mücadeleye odaklanmıştır. Konuyu daha fazla dağıtmadan size Joy filmiyle ilgili birkaç bilgi vereceÄŸim.

 

Yine kadın aÄŸlıyor, yine kadın eziliyor fakat kadın ayakları üzerinde durmak zorunda! Kadın güçlü olmalı, üretken olmalı, tüm sorunlara karşı yılmamalı, kadın denemeli ve en sonunda baÅŸarmalı mesajlarını içeren filmde klasik Jennifer Lawrence, Bradley Cooper ve Robert De Niro üçlüsünü içinde barındıran David O. Russell, ‘’Umut Işığım’’ dan sonra tekrardan aynı kadroyla  ve kitaptan uyarlanan bir film ile karşımıza çıkıyor.  Ayrıca Bradley Cooper ve Jennifer Lawrence'ın birlikte çalıştıkları dördüncü film ve  Jennifer Lawrence'ın  David O. Russell ile çalıştığı 3'cü filmidir. Bu sefer ÅŸansını biyografiden kullanmaya karar veren Russell, hayallerinin peÅŸinden koÅŸ ve onu gerçekleÅŸtir  temasıyla biz sinemaseverleri yeniden koltuk başına kilitliyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Filmin ana karakteri Joy Mangano’nun hikayesi ise ÅŸöyle:

 

Joy henüz küçüklüÄŸünden itibaren hayal gücü çok geniÅŸ olan, yeni icatlar üretme peÅŸinde bir kızdır. Hayatında, ailesinde yaÅŸadığı zorluklara raÄŸmen üretkenliÄŸini hiç yitirmez; günlük yaÅŸamda pratik konulara dair elinden her türlü iÅŸ gelir. Bu arada boÅŸandığı eÅŸi, sorunlu annesi, ilgi isteyen iki küçük çocuÄŸu ve yarı belalı babasıyla "normal" bir hayat sürdürmeye çalışır. Fakat bir gün her ÅŸey canına tak eder ve Joy yarım bıraktığı hayallerinin bir noktasından tutmak için yeniden kolları sıvar... (Beyazperde)

 

Fragmanı ekim ayının sonlarına doÄŸru çıkmasına raÄŸmen (gerçi Amerika’da Christmas zamanında vizyona girmiÅŸ) beni çok heyecanlandıran bir fragman izlediÄŸimi ve arkasından tadından yenmez bir senaryo, oyunculuk, kurgu üçlüsünün geleceÄŸini düÅŸünmüÅŸtüm fakat benim için öyle olmadı. Ama eÄŸer motivasyona ihtiyacınız varsa filmi izlemenize gerek yok, filmin fragmanını da izleseniz yeter. Konuya gelecek olursak bence filmin ilk yarısı Joy’un ailesinin karakter tahlilini ve kendisinin nasıl bir yaÅŸam sürdüÄŸünü anlatan bir kurguya sahipti. Ä°lk defa bir filmde esnedim ve bu filmin yönetmeninin David O. Russell olmasını istemezdim. Zira ilk yarı çok duraÄŸan geçmesine karşı ikinci yarı da bir o kadar haraketliydi. Evet, sonuçta gerçek bir hikayeye dayanan hikayesine bakılırsa senaryoda pek deÄŸiÅŸiklik yapılacağını sanmam fakat senaristin buna sığınarak kolaya kaçtığını düÅŸünüyorum. Gerçi film Oscar törenine sadece ‘’En Ä°yi Kadın Oyuncu’’ kategorisinde yarışacak, yani senaryo anlamında pek bir ÅŸey çıkacağını bende düÅŸünmezdim. (Ki filmin kitabını okumadım) Kamera açıları güzeldi bununla birlikte ışık kullanımı da yerindeydi. Jeniffer Lawrence’a bir kere daha oyunculuÄŸu açısından hayran kaldım bence bu anlamda baÅŸarılı bir film. Filmdeki dönen platformu çok beÄŸendim, böyle duraÄŸan filme konulabilecek en mantıklı nesnelerden biri olmuÅŸ. KliÅŸe olarak gözüme takılan olay ÅŸu oldu: Bir kadın saçlarını kısa kesiyorsa o kadın uzun dönemde psikolojik olarak farklı bir ruh haline girmiÅŸ demektir ’i artık kullanmayın filmlerde. Mustang’de de bu olay çok gözüme takılmıştı.Gerçi Mustang'de anlatılmak istenen olay bambaÅŸkaydı ama fragmanda o sahneyi görünce tamam dedim burdada aynı ÅŸeyi anlatıyorlar. Yani demek istediÄŸim bu tarz sahneleri izleyiciyi o ruh haline hazırlamak için konulan oyalayıcı olay olarak nitelendiriyorum. Onun dışında Joy, koltukta yatarken uyuklamaya yakın bir pozisyonda izlenebilen bir filmdir, yorucu olmayandır.

 

OSCAR ADAYLIÄžI:

 

En Ä°yi Kadın Oyuncu: Jenniffer Lawrence

 

En Ä°yi Kadın Oyuncu kategorisiyle tek daldan Oscar yarışını sürdüren Joy (Jennifer Lawrence),ödülü Room(Gizli Dünya) filminde oynayan Brie Larson'e kaptırabilir ama Saorise Ronan'ın oyunculuÄŸunu çok beÄŸendiÄŸimden dolayı onun kazanmasını isterdim.

 

Bu da Joy'daki çalan ÅŸarkıların listesi:

bottom of page